Enflasyon politika faizini aştı, gözler Merkez’e çevrildi

Türkiye’nin ağustos enflasyonu, sınırlı düşüş tahminlerine karşın, piyasa beklentilerinin üzerinde geldi. TÜİK verilerine göre; enflasyon ağustosta aylık bazda yüzde 1,12 arttı, yıllık enflasyon yüzde 18,95’ten yüzde 19,25’e yükseldi. Böylece, yıllık enflasyon yüzde 19 olan politika faizinin üzerine çıkmış oldu.

TÜFE’nin aylık yüzde 0,7 artması, yıllık enflasyonun ise yüzde 18,7 seviyesine sınırlı gerilemesi bekleniyordu.

Beklentilerin üzerinde artan TÜFE sonrası dolar/TL 8.31’den 8.34’ün üzerine kadar yükseldi.

TÜİK verilerine göre; TÜFE’de (2003=100) 2021 yılı Ağustos ayında bir önceki aya göre yüzde 1,12, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 11,65, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 19,25 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 15,78 artış gerçekleşti.

Gıda fiyatında aylık yüzde 3,18; yıllık yüzde 29 artış

Aylık bazda yükselişin en belirgin olduğu gruplar yüzde 3.18 ile gıda ve alkolsüz içecekler, yüzde 2.27 ile lokanta ve oteller ve yüzde 1.38 ile ev eşyası olarak sıralandı. Aylık düşüş gösteren ana gruplar yüzde 3.08 ile giyim ve ayakkabı ve yüze 0.77 ile ulaştırma oldu. Yıllık bazda ise en yüksek artış yüzde 29 ile gıda ve alkolsüz içecekler kaleminde yaşandı. Bu kalemi yüzde 22.91 artış ile ev eşyası ve yüzde 21.76 artış ile ulaştırma izledi.

Çekirdek enflasyonda düşüş

TCMB’nin işaret ettiği çekirdek göstergeler, manşet enflasyonda yaşanan artışa rağmen belirgin düşüş gösterdi. TÜİK tarafından açıklanan özel kapsamlı TÜFE göstergelerinden “B” endeksi yıllık olarak yüzde 18.51’den yüzde 18.46’ya gerilerken “C” endeksi ise yüzde 17.22’den yüzde 16.76’ya geriledi.

Ekonomist Gizem Öztok Altınsaç, “Çekirdekteki düşüş otomotivde ÖTV matrah ayarlaması sonrası araç alım satımında aylık yüzde 3’e yaklaşan düşüş kaynaklı. Dolayısıyla çekirdek enflasyon rakamında temelde bir iyileşme söz konusu değil” değerlendirmesinde bulundu.

Üretici fiyatları yıllık 45,52 arttı

Yİ-ÜFE (2003=100) 2021 yılı Ağustos ayında bir önceki aya göre yüzde 2,77, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 28,51, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 45,52 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 31,34 artış gösterdi.

Gözler Merkez Bankası’nda

Enflasyonun faizi aşması ile gözler Merkez Bankası’na çevrildi. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, “enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana kadar politika faizinin, enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edileceğini” duyurmuştu. Piyasalar, Merkez Bankası’nın 23 Eylül’de nasıl bir karar alacağını merak ediyor.

UZMANLAR NASIL YORUMLUYOR?

“Yeni bir stres testi dönemi yaşayabiliriz”

Analist Yusuf Topçu‘nun değerlendirmeleri şöyle: Enflasyon oranı yüzde 19 olan politika faizinin üzerine çıkarak 1 yıl aradan sonra TL’de yeniden negatif reel getiri bölgesine girmiş bulunuyoruz.

Yılın son çeyreğinde faiz indiriminin hangi ayda başlayacağı beklentileri yıl başından beri revize ediliyordu. TCMB başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun defalardır vurguladığı ‘pozitif reel getiri’ ifadesini düşündüğümüzde ilk 23 Eylül’deki PPK toplantısından minimum 50 baz puanlık bir faiz artırımı beklenebilir.

Diğer yanda tahvil piyasasında bu hafta bir faiz indirimi fiyatlaması takip etmiştik. Aylardır yüzde 19’da sabit duran 2 yıllık tahvil getirileri yüzde 18,50’ye yaklaşmış, Ağustos ayı enflasyonu açıklanmadan önce 50 baz puan indirim sinyali üretmişti. Bugünden itibaren bir süredir gündemden düşmüş olan TCMB’nin 2020 Kasım ayından beri devam ettirdiği sıkı parasal duruşundaki tavrı yeni bir stres testi dönemine girebilir.

“TL varlıklarda kısa vadeli oynaklık artabilir”

InvestAZ Stratejisti Muammer Demir: Özellikle, enflasyon sepeti içerisinde önemli bir ağırlığa sahip olan gıda enflasyonunda yaşanan artışın enflasyonda yükseliş eğilimini desteklediği izleniyor. Diğer taraftan, Çekirdek TÜFE (C grubu) yıllık bazda yüzde 16,76 olarak gerçekleşti. Temmuz ayında çekirdek TÜFE yüzde 17,22 olarak kaydedilmişti. Çekirdek TÜFE artış hızında bir miktar ivme kaybı yaşandığı görülse de enflasyonist baskının devam ettiği izleniyor. Açıklanan veri ardından Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın 23 Eylül tarihinde gerçekleştireceği toplantının önem derecesinin daha da arttığını öngörüyoruz. Veri ardından, TL varlık fiyatlamalarında kısa vadede oynaklığın arttığı ve değer kayıplarının yaşandığı izleniyor.